Zaman ilerledikçe teknolojide meydana gelmekte olan ilerlemeler sağlık alanına da yeni imkanlar tanınmasını sağlamaktadır. Cilt uygulamaları daha çeşitli bir hale gelmektedir. Bu cilt uygulamalarından bir tane ise dermapen olarak bilinmektedir. Aslında cilt yenileme işlemi olarak da tanımlanabilmektedir. İşlem esnasında cilt küçük iğneler ile delinmekte cildin elastin ve kolajen üretmesi sağlanmaktadır. Cildin daha genç ve iyi bir görünüme kavuşması hedeflenmektedir.
İçindekiler
Dermapen Uygulaması Nedir?
Yaşlanmaya bağlı olarak ortaya çıkmakta olan etkiler cilt üzerinde fazlasıyla hissedilmektedir. Ancak bu etkiler genellikle 20’li yaşlarda kendini göstermeye başlamaktadır. Zaman içerisinde cildin bütünlüğünü ve yapısını korumakta olan kolajen üretiminde azalma meydana gelmektedir. Cilt elastikiyetini kaybetmektedir. Kişinin cildinde yaşlanma etkilerinin azalması, yenilenme sürecinin desteklenmesi amacı ile dermapen yöntemine başvurulmaktadır.
Mikro iğneleme yöntemi olarak da tanımlanabilen bu işlem sayesinde kolajen üretiminin artmasına ve cildin kendini yenilemesine olanak sağlanmaktadır. Yaşlanmaya bağlı olarak oluşan kırışıkları, cilt lekeleri, sivilce izleri için oldukça etkili sonuçlar vermekte olduğu bilinmektedir.
Dermapen Hangi Cilt Sorunları İçin Kullanılabilir?
Dermapen aşağıdaki cilt sorunları için kullanılabilmektedir:
- İnce çizgiler, kırışıklıklar, güneşten zarar gören cilt
- Sivilce veya sivilce izleri
- Melazma dahil pigmentasyon
- Genişlemiş gözenekler
- Yara izleri
- Ciltteki siyah noktalar
- İstenmeyen dövmeler
- Deri çatlağı
- Gül hastalığı (Rozasea)
- Göz kenarındaki kırışıklıklar
PRP Tedavisi hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın
Dermapen İşlemi Nasıl Uygulanır?
İşlem esnasında mikro iğneleme kalemi kullanılmaktadır. Bu iğneler ile birlikte yüzeyde küçük kanamalar oluşturan mini delikler açılmaktadır. İşlem esnasında iğneler yalnızca deri katmanlarını deldiğinden dolayı çok az bir acı hissedilmektedir. Çok fazla rahatsızlık hissi oluşmaması için işlem öncesinde topikal anestezik krem kullanılmaktadır. Böylelikle daha kontrollü ve rahat bir işlem gerçekleştirilmektedir.
İşlem yapılan bölge iyileştikçe bölgede kolajen oluşum göstermeye başlamaktadır. Bu sayede daha pürüzsüz bir cilt elde edilmesine olanak sağlanmaktadır. Oldukça güvenilir bir yöntem olduğu da bilinmektedir. İşlem sonrasında bölgenin iyileşmesi birkaç gün sürebilmektedir. Hastaların bazılarında hafif kızarıklık, pullanma ya da kaşıntı oluşum gösterebilmektedir. Fakat bu durumun doğal olduğunun bilinmesi gerekmektedir. Kısa süre sonra iyileşme gerçekleşmektedir.
Mikroiğne İşleminin Faydaları Nelerdir?
Mikroiğne işleminin faydaları şu şekildedir:
- Kolajen üretimini uyarmaktadır.
- Cilt sıkılaştırma ve gençleştirme etkisi bulunmaktadır.
- Yara izlerinin hafiflemesine yardımcı olmaktadır.
- Kırışıklık görünümünü azaltmaktadır.
- Daha az ağrılı bir işlemdir.
- Streç işaretleri iyileştirmektedir.
- Minimize edilmiş olan gözenekler sağlamaktadır.
- Tüm vücuda güvenli bir şekilde uygulanabilmektedir.
- Cilt bakım ürünlerinden maksimum fayda sağlanmasına neden olmaktadır.
Dermapen Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
Tedavi öncesinde hastanın yüzünde herhangi bir şekilde makyaj bulunmaması gerekmektedir. Aynı zamanda krem sürülmüş ise bunun da temizlenmesi gerekmektedir. Genel olarak bunlar ve bunların benzerinde olan hiçbir şeyin yüzde bulunmaması önemli görülmektedir. Dermapen uygulanacak olan bölgeye ozonlu buhar uygulaması yapılmakta ve ciltteki gözeneklerin açılması sağlanmaktadır.
Dermapen Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
İşlem gerçekleştirildikten bir gün sonra makyaj malzemeleri kullanılabilmektedir. Tedavi sonrasında 2 hafta boyunca epilasyon veya ağda yapılmaması önerilmektedir. Aynı zamanda dermapen uygulandıktan sonra 2 gün boyunca yüksek tempolu bir spor yapılmaması, sauna ve hamam gibi sıcak yerlerden uzak durulması gerekmektedir. Aynı zamanda ilk 24 saat içerisinde direkt olarak güneş ışığına maruz kalınmaması önerilmektedir. Yüksek faktörlü güneş kremleri kullanılabilir. Son olarak uygulama sonrasında ilk 24 saat su ile temas edilmemesi gerekmektedir.